2000 yapımı Uzakdoğu sinemasının şiir gibi filmlerinden bir Wong Kar-Wai filmi In the Mood for Love. Çok fazla diyalog, karakter yok. Daha çok bir şiir gibi ya da Yumeji's theme denen harika müziğin klibi gibi film. Filmi sevip sevmediğime karar veremedim açıkçası. Hoş bir konusu var. Güzel ayrıntıları var. Ama bana inanılmaz sıkıcı geldi ve sonunda ister istemez noldu yani şimdi ben anlamadım dedirtti.
Kısaca filmin konusundan bahsedersek kapı komşusu bir kadın ve bir adamın kocasının ve karısının ilişkilerini fark etmeleriyle aralarında bir dostluk, bir çekim başlar. Zamanla bir hayatı paylaşmaya başlarlar. Filmde en çok aklımda yer eden replik neden birlikte olamadıklarını ve olamayacaklarını açıklayan "Biz onlar gibi olmayacağız." cümlesi oldu. Ayrıca esas çiftimizi aldatan kadın ve adamın yüzlerinin hiç gösterilmemesi de filmde en çok hoşuma giden şeylerden biri oldu.
Genel olarak yine aşkın somutlaştığı ve gözle görünür hale geldiği filmlerden bu. Hiçbir şey konuşulmasa da bildiğiniz filmlerden.
İkilinin ilişkisinde en çok sevdiğim şeylerden biri yaptıkları provalar oldu. Hele adamın gitmesinin ve birbirlerinin hayatlarından çıkacakları günün provası, ve kadının hıçkırıklara boğulması, adamın onu teselli edişi bana göre filmin en güzel sahnesiydi.
Bu filmde ya da Uzakdoğu sinemasında en çok sevdiğim şeylerden biri aşkın fiziksel temasa bağlı olmadığının vurgusu. İki insanın birbirlerine hiç dokunmadan da, birbirlerini tutkuyla sevebileceğini gösteriyor film. Ayrıca en sonunda adamın aralarındaki bu aşkı, büyük sırlarını sadece ve sadece duvardaki bir deliğe söylemesi ve delikte yeşeren çiçekler de çok hoş bir ayrıntı olmuş
"O kaybolan yılları hatırladı. Sanki tozlu bir pencereden bakar gibi, geçmiş görebildiği, ama dokunamadığı bir şeydi. Ve gördüğü her şey bulanık ve belirsizdi."
Son olarak, imdb puanının 8.1 olduğunu belirterek sözlerime son veriyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder